İş kanunu çerçevesinde işçiye, yaşanabilecek olağanüstü durumlar sebebiyle ya da işçinin özel hayatında oluşan durumlar nedeniyle yıllık izinden farklı olarak kullandırılan ücretli izinler “Mazeret İzni” olarak tanımlanıyor. Bu izinlerin bir kısmı 4857 sayılı İş Kanunu tarafından işçilere verilmiş bir haktır. Bu nedenle işverenin inisiyatifine bırakılmadan mazeretin gerçekleşmesi durumunda işçi bu izin hakkından yararlanabilir. İş Kanunu dışındaki mazeret izinleri ise, iş sözleşmesi ya da toplu iş sözleşmesi ile belirlendiğinde işçinin hakkı haline geliyor. Sözleşmede ya da Kanunda mazeret izni hakkı olarak tanımlanmamış durumlar için, iznin mazeret izni olarak verilmesi tamamen işverenin insiyatifinde değerlendiriliyor.
İş Hukuku çerçevesinde, işçiye verilen yasal bir hak olan mazeret izni diğer idari izinlerden farklı olarak tanımlanıyor. İdari izinlerde işçinin izin kullanabilmesi işverenin inisiyatifi ve onayının bulunması gerekirken, kanunen verilmiş mazeret izinlerinde idari izinlerden farklı olarak işçinin yaşadığı olağandışı durum karşısında işverenin onayı olmaksızın 4857 sayılı iş kanununda belirlenen süreler çerçevesinde ücretsiz izin kullanabilme hakkı bulunuyor.
Mazeret İzinleri ve Gün Sayıları Nelerdir?
Mazeret izinleri, 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi çalışanlar için Ek 2. Madde’de düzenleniyor.
İş Kanunu’na göre mazeret izinlerinin süresi, iznin gerekçesine göre farklılık gösterir. İş kanunu’nda belirtilen sebepler dışında işçinin mazeret izni kullanabilmesi için bu durumu iş sözleşmesi ya da toplu iş sözleşmelerinde belirtmiş olması gerekiyor.
Evlilik İzni: Erkek ya da kadın işçinin evlilik için 3 gün izin hakkı vardır. Bu iznin kullanımı nikâhın gerçekleştiği tarihte olabileceği gibi, bu tarihte kullanılmayıp düğünün gerçekleştiği tarihte de kullanılabilir.
Vefat İzni: İşçinin annesinin, babasının, kardeşinin, eşinin ya da çocuğunun ölümü durumunda 3 gün ücretli izin hakkı vardır. Kanunda amca, hala, dayı, dede, babaanne gibi akrabaların kaybında izin hakkı tanınmıyor. Bu nedenle bu kişilerin ölümünde işverenin inisiyatifi dâhilinde izin kullanılabilir.
Evlat Edinme İzni: İşçinin evlat edinmesi durumunda 3 gün izin hakkı vardır. Bu izin hem erkek hem de kadın çalışan tarafından kullanılabilir. Kanunda doğum izinlerindeki bazı izinler evlat edinen kişilere de sağlanırken, 3 yaşından küçük çocuğun evlat edinmiş olma şartı konmuştur. Fakat bu 3 günlük mazeret izni yaş şartı olmaksızın evlat edinen tüm ebeveynlere veriliyor.
Babalık İzni: Erkek işçinin eşinin doğum yapması durumunda 5 gün izin hakkı vardır. Doğum yapılan tarih itibariyle işçi bu izin hakkından yararlanabilir.
Çocuk İçin Tedavi Durumunda İzin: Kanuna yakın geçmişte eklenmiş bir madde ile engelli ve ciddi hastalığı olan çocuklarının tedavisinde kullanmak üzere işçilere bir izin hakkı veriliyor. En az %70 oranında engelli ya da süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisi için hastalık raporunu da işverene ibraz ederek yıl içinde 10 gün izin kullanabilirler. Bu izni çalışan eşlerden sadece biri kullanabilir. Yani iznin her iki ebeveynde kullanacaksa toplamda 10 günü geçemeyeceğini söyleyebiliriz. İzin tedavi süreci için verildiğinde, toplu halde ya da parçalar halinde kullanılabilir. Bu izni kullanacak işçinin çocuğunun hastalık ya da engel raporu ile birlikte tedavi günü sağlık kuruluşundan alınacak o gün tedavinin gerçekleştiğini kanıtlayan bir belgenin de ekte işverene beyan edilmesi gerekiyor.
filika.co kullanıyorsanız, izinlerinizi esnek bir şekilde yönetebilirsiniz.
Henüz kullanmıyorsanız, hemen keşfedin.
Mazeret İzinleri Nasıl Kullanılmalıdır?
Kanun tarafından verilen mazeret izinleri, iznin özelliği gereği olayın gerçekleştiği zaman itibariyle işçiye veriliyor. Bu izinlerin mazeretin gerçekleştiği dönemi içermeyen farklı tarihlerde kullanılmak istenmesi amacından uzaklaştırabilir. Bu nedenle, bir babalık iznini doğumun gerçekleştiği zamanda, evlat edinme izninin çocuğun aileye verildiği zamanda kullanılması anlamlı olacaktır.
Bu izinlerin mazeretin gerçekleştiği dönemin dışında kullanılması, işverenin inisiyatifi doğrultusunda mümkün olabilir.
Mazeretin gerçekleştiği dönemin hafta tatiline denk gelmesi işçinin izin hakkını ortadan kaldırmıyor. Hafta tatili, kanundaki bir başka kanundan doğan bir haktır, işçiye haftalık çalışma süresini tamamlanmasının ardından dinlenmesi için verilen süredir. Mazeretin oluşması durumunda hafta tatillerini saymadan bu izin kullanılmalı.
Mazeret izinleri, ücretli izin kapsamında değerlendirilir; bu sürelerde işçi fiilen çalışmamış olsa da kendisine ücret ödenir ve bu günler sigorta açısından prim gün sayısına dahil edilir. Dolayısıyla, mazeret izni kullanılması işçinin yıllık ücretli izin hak edişini olumsuz etkilememeli ve hafta tatili hakkını ortadan kaldırmamalıdır.